Köpeklerin Kanatları Olsaydı Onlarda Uçardı;
Sivri ada da gerçekleştirmek istediğim sergi ve kalıcı bir eser içeriyor. Sergi için Sivri (Hayırsız) Ada'yı seçmemin sebebi geçmişte bu adaya tahmini 12.000 köpeğin bırakılarak ölüme terk edilmesidir. Hayırsız Ada da gerçekleşen bu üzücü olayı hikayeleştirerek, insan ve doğa ilişkisinin üzücü sonuçlarını bir daha hatırlatmak istedim. Bugün hala sokaklarda beraber yaşadığımız canlılar var ve onlarla olan ilişkimizde dengeleri korumamız gerektiğine inanıyorum. İnsanoğlunun doğaya verdiği zarar ve bunun gelecek nesillere bıraktığı sonuçları geçmişten referans vererek anlamlı bir bütüne ulaşmaya çalışıyorum. Kapatılan bir özel okuldan çıkan kapılar, kırılıp atılan parkeler gibi geri dönüşüm malzemelerinden topladığım parçalara köpekleri resimliyorum. Sergi için 8 resmim hazır, toplamda 18 eser çıkarmayı planlıyorum. Bu eserlerden bazılarını çerçevelerinden keserek, birleştirerek, yamayarak farklı tekniklerle eserlerimi resim çerçevesinde şekillendirmeyi planlıyorum. Serginin son hazırlıkları için son bir ayımı ayırdım. Serginin bir hafta devam etmesini planlıyorum.
Görselde yer almayan 5 adet daha resim mevcut, hedefim 18 adet eserle sergimi gerçekleştirmek
Teknik bilgiler: Ahşap yüzey üzerine akrilik, sprey boya ve kalem karışık teknik
Konya Tuz Gölünden toladığım flamingoların bir kısmı. Proje topladığım kemikler ile Flamingoların göç rotaları üzerinde gerçekleştirmek istediğim heykelimsi yerleştirmeler ve resimler içeriyor.
Teknik Bilgiler: yerleştirme eserlerimi Kemikler ve su ile, Resimlerimi akrilik ve sprey boya ile gerçekleştireceğim
Göçmen kuşlar ve turnalar, doğanın büyülü göç hikayelerinin kahramanlarıdır. Her
yıl binlerce kilometre yol kat ederek farklı iklimler arasında seyahat ederler. Bu
mural, bu muhteşem göçmen turnaları konu alarak doğanın büyüsünü ve
hassasiyetini kutlama amacı taşır. Muralın ana fikri, doğal yaşamın zenginliği ve
hayatlarımıza olan etkisi hakkında düşünmemize vesile olmaktır.
Dünyada göçmen kuşların göç rotalarında karşılaştığı sorunlardan birisi de, sulak
arazilerin hızla yok olmasıdır. Son 50 yılda sulak alanların %35’i yok olmuş
durumdadır. Dünya çapındaki mevcut kuş türlerinin yüzde 48'inde nüfus azalması
yaşanmakta. Bu üzücü olayı hikayeleştirerek insan ve doğa ilişkisini bir daha
hatırlatmak istedik. Bugün hala şehirlerimizi ve dünyamızı paylaştığımız canlılar
bulunmakta ve onların doğal yaşam hakkını korumak biz insanlara düşüyor.
Bu çalışma, göçmen kuşların nesiller boyu göç rotalarını Ankara’dan geçirmeleri için
bir niyet taşır. Umarız gelecek nesiller de kuşlara ve onların göçüne şahitlik edebilir.
Teknik Bilgiler: 23 metreye 5 metre duvar üzerine, Dış cephe boyası ve sprey boya
Kent yaşamımızı paylaştığımız bir hayvan; güvercin. Sevgi, barış, huzur ve doğa yı betimlemek istediğim bir eser. :)
Teknik Bilgiler: 27 m 3m duvar üzerine Dış cephe boyası ve sprey boya
Berkan Faruk Özaktaş
Sokaklara resim yapmaya ilgi duymam 2009 kışında graffiti ile tanışmamla başladı. Graffitiye olan ilgim beni Güzel Sanatlar’a sürükledi. Kentsel yapıyla ilişkili olan; mimari, mural, ezilenlerin tiyatrosu, açık hava reklamcılığı gibi insanların kapılarının dışına adım attıklarında onlara küçük bir şok yaşatan, değişen toplum ve kültürün içinde olan üretimler en çok dikkatimi çeken ve beni heyecanlandıran üretim biçimleri oldu. Üniversite hayatımda sokakları legal ve illegal şekilde çok kez boyadım, çevreyi kirletmekten cezalar yedim, mahkemelere çıktım, farklı ülkelerden ve şehirlerden insanlarla tanıştım, duvar resminin popülerleşmesiyle geçimimi sağladığım bir işe bile dönüştü. Sokak sanatına olan yaklaşımım Konya tuz gölünün kuruması sonucu hayatını kaybeden flamingoları gördüğümde yeniden şekillenmeye başladı. 2021 yazı başlangıcında bir ekip kurup Konya tuz gölüne giderek orada ki mumya haline gelmiş flamingoları topladım ve çöle dönen tuz gölünü deneyimledim. Flamingolardan birisiyle ‘’Ecoexist’’ sergisine katıldım. Şehirde belirlediğim lokasyonlar ve tekrar tuz gölüne geri bırakmak için bir dizi taslak çalışması hazırladım ve belirli malzemeleri temin edebildim. Buradan sonra sanatsal yaratım sürecim değişen bireysel ve kültürel koşullarla daha farklı bir yöne evrildi. Street art artık benim için şehirlerden çok coğrafya, ekoloji ve tarih çerçevesine girerek yeniden şekillenmeye başladı. Sanatımda Aktivizm ve Street Art ı birleştirmek, Sürdürülebilir Kalkınma çerçevesinde eserlerimi planlıyor ve hazırlıyorum.